Kadınlarda Döl Yolu

6 Ekim 2009 Salı

Dölyolu, dölyatağı boynundan dış üreme organına kadar uzanan kassı, zarsı bir yoldur. Kadınlarda çiftleşme organı olmasının yanısıra, dölyatağı salgılarının ve doğum sırasında dölütün geçiş yoludur.

Yeri

Leğen boşluğu içinde, göden barsağının önünde, sidik torbasının arkasında yerleşmiştir. Yukarda, kendi boşluğu içinde çıkıntı yapan dölyatağı boynuna tutunur; aşağıda, dış üreme organına açılır.

Dölyolu ile dış üreme organı arasındaki sınırı, kızlık zarı belirtir.

Biçimi ve Doğrultusu

Dölyolu, boş olduğu zaman, önden arkaya yassılaşmış durumdadır; ön çeperi uçlar dışında, aşağı yukarı yolun bütün uzunluğunca arka çeperiyle yapışıktır.. Üst uç, dölyatağı boynunun dölyolu içi parçasını örten bir kadeh biçimindedir. Alt uçta, dölyolu enine olarak yassıdır. Doğrultusu, aşağıda ve önde, eğiktir.

Boyutları

Dölyolunun uzunluğu, ortalama 8 sm’dir. Yaklaşık 7 sm uzunluğunda olan ön çeper, uzunluğu 9 sm’yi bulan arka çeperden biraz kısadır.

Tutunma Araçları

Dölyolu aslında, yalnızca 2 ucunda sabittir. Alt ucu, apışarası tabanını oluşturan çeşitli bağsı kassı düzlemlere sıkıca yapışıktır. Üst ucu ya da dölyolu kubbesi, tutunma araçlarını paylaştığı dölyatağı boynuna yapışır.

Orta parça, makat kaldırıcı kaslarıyla çaprazlanır. Bu kasların bir bölümü, gerginliği, arka çeperi ön çepere karşı tutan bir kolan oluşturur. Bu nedenle dölyolu, leğen içi organlarının tutunma direğidir.

Anatomik Komşulukları

Dölyolunda bir ön yüz, bir arka yüz, 2 yan kenar ve 2 uç ayırdedilir. Başlangıcında leğen içinde bulunan dölyolu, kaldırıcı kaslar kolanını geçtikten sonra, bitiminde apışarasındadır.

Ön yüz

Ön yüz üstünde şunlar bulunur:

— yukarda, dölyatağının az ya da çok gevşek bir bağdokusuyla ayrıldığı sidik torbasının arka ve alt yüzü;

— aşağıda, sidik yolu, dölyolu bölmesini oluşturarak, dölyoluna sıkı sıkıya bağlı olan sidik yola

Arka yüz

Arka yüz yukarda, Douglas çıkmazını oluşturan karın zarıyla döşelidir; karın zarının altında, dölyolu, göden barsağı dölyolu bölmesini oluşturarak göden barsağına yapışır; daha aşağıda, dölyolu, tümü dölyolunun arkasında birleşen ve akzar derin tabakası denen çok sert bir çekirdek oluşturan çeşitli kassı-lifsi düzlemlerle göden barsağından ayrılmıştır. Bu akzar derin tabakasının enine kesiti, tabanı dış üreme organı arka birleşeği ile makat arasındaki uzaklığa uyan bir üçgen biçimindedir.

2 yan kenar

2 parçaya ayrılırlar: Biri leğen içi üst; öteki apışarası alt. Leğen içi parçası, dölyolunun 2/3’sini oluşturur ve seroza tabakasına uyar. Apışarası parçası, önce kaldırıcı kaslarla, sonra çeşitli kassı-lifsi düzlemlerle ilişkidedir.

Üst uç ya da dölyolu kubbesi

Dölyatağı boynuna yapışık olan dölyolu üst ucu, dölyolu kubbesini oluşturan boynun dölyolu içi parçası üstüne tam olarak oturan bir kadeh biçiminde genişler.

Dölyolunun bağlanma çizgisi, öne oranla arkada daha yüksektir. Dolayısıyle, dölyolu çeperi ile dölyatağı boynunun dölyolu içi parçası arasındaki dairesel çıkmaz, öne oranla arkada daha derindir.

Üst ucun komşulukları, yüzlerin ve yan kenarlarmkiyle aynıdır.

Alt uç

Dölyolu, dölyolu girişinin dibine açılır. Bu delik, bakirelerde zarsı bir kıvrımla (kızlık zarı) daraltılmıştır. Kızlık zarı, dölyolu ağzının kenarlarına yapışan değişik kalınlık ve biçimlerde bir zardır. Bu nedenle kızlık zarı, az ya da çok kaim, az ya da çok kapalı olabilir. Bazen, kızlık zarı, dölyolu ağzını bütünüyle kapatır. İlk cinsel birleşmede, kızlık zarı genişleyebilir ve kanama olmayabilir ya da yırtılır ve nedbeleşen zar. parçalarına kızlık zarı artıkları denir. Kızlık zarı, küçük dudaktan eğik bir yarıkla ayrılır.

İç Yapısı

İç yüzeyde, dölyolu mukozasının kalınlaşmaları olan enine kıvrımlar yeralır; ortada daha kalın, aşağı bölümde daha çok sayıda olan bu kıvrımlara, dölyolu kırışıklıkları denir.

Ayrıca, ön ve arka çeperin ortasında, bu çeperlerin alt yanları üstünde uzanan geniş birer çıkıntı bulunur. Bunlara «dölyolu sütunları» denir.

Ön sütun, arka sütuna göre daha gelişmiştir ve yukarı bölümünde iki kola ayrılır.

Döl Yolunun Yapısı

Dölyolunun yapısını şunlar oluşturur:

— bağdokusundan yapılı dış kılıf;

— düz kaslardan yapılı orta kılıf;

— mukozadan yapılı iç kılıf.

Mukozadan yapılı iç kılıf, yaklaşık 1 mm kalınlığındadır. Normal olarak pembe renktedir; gebelik sırasında koyu kırmızı, mor bir renk alır. Kas tabakası üstüne sıkıca oturan çok katlı bir epiteldir. Bu epitel, derinden yüzeye doğru 3 hücre tabakası gösterir:

— 2 hücre tabakası (iri çekirdekli, küçük kübik hücrelerden yapılı iç alt tabaka; gene iri çekirdekli, biraz daha büyük hücrelerden yapılı dış tabaka) içeren alt tabaka;

— birbirlerine birleştirici köprülerle bağlı, oldukça iri bir çekirdek ve bazofil bir sitoplazma içeren hafif yassı birçok büyük hücre sırasından oluşan ara tabaka;

— olgunlaşma bölgesi olan yüzeysel tabaka. Bu tabakanın hücreleri giderek yassılaşırlar; çekirdekleri de giderek küçülür; bu çekirdekler «piknotik» diye nitelenir; hafifçe bazofil olan sitoplazmaları da, asidofil ya da eyozinofil hale gelir.

Değişiklikler

Bu doku yapısında, hormon etkilerine bağlı olarak, ergenlik çağından yaşlılığa kadar birçok değişiklik görülür.

Ergenlik çağına kadar, epitel, bazal hücrelerden (alt tabaka hücreleri) oluşmuştur. Ergenlikten sonra bu mukoza, çevrimsel değişiklikler geçirir ve dölyolundan alman doku örneklerinde, yumurtalık salgısının hormon yansıması olarak incelenebilir.

Östrojenlerin en büyük derecede olduğu dönem olan yumurtlama ‘öncesi döneminde, eyozinofil vö piknotik hücrelerin yüzdesi çok fazladır: Eyozinofil ve piknotik gösterge (yüzde 60-80).

Âdet çevriminin 2. döneminde, progesteronun etkisiyle göstergeler yüzde 10-20′ye kadar iner. Bu dönemde, bazofil ara tabakanın hücreleri bulunur’. Gebelik sırasında, progesterona bağlı aşırı etki nedeniyle, gene bu ara tabaka hücrelerine raslanır. Yaşdönümünden sonra, alt tabaka hücreleri bulunur (özellikle, dış tabaka hücreleri).

Dölyolundan alınan doku örnekleri, yalnızca östrojen etkisini yansıtır, hiç bir zaman progesteronun etkisini yansıtmazlar; çünkü, progesteron etkisinin klasik ölçütleri, her türlü progesteron salgısının dışında da görülebilir (cinsel ilişkiler, dölyolu temizliği, enfeksiyonlar, vb.) ve birçok yanlışa neden olabilirler. Buna karşılık, dölyolu hücre incelemesi, kanser araştırmasında değerlidir.

Damar ve Sinirler

Atardamarlar

Dölyolunun yukarı bölümünün atardamarları, dölyatağı atardamarının dallarıdır.

Orta ve aşağı bölüm doğrudan doğruya, uzun dölyolu atardamarı adı verilen kalça iç atardamarından gelen bir dal tarafından sulanır.

Arka çeperi, kalça iç atardamarının dalı olan göden barsağı orta atardamarı sular.

Bu çeşitli dallar arasında birçok ağızlaşma vardır.

Toplardamarlar

Toplardamarlar, dölyolunun kenarlarında birleşerek sidik torbası ve dölyatağı toplardamarlarıyla ağızlaşmalar yapan «toplardamar ağı»m oluştururlar.

Lenf damarları

Lenf damarları, kalça dış atardamarlarının ve çatı bölgesi atardamarlarının yollarını izleyen lenf düğümleri tarafından boşaltılırlar.

Sinirler

Çatı bölgesi sinir ağından gelirler (birbirine geçmiş sinir lifleri).

Comments

No response to “Kadınlarda Döl Yolu”
Post a Comment | Kayıt Yorumları (Atom)

Yorum Gönder

 
cinsel bilgiler sağlık bilgileri seks dersleri. Citrus Pink Blogger Theme Design By LawnyDesignz Powered by Blogger