Cinsel Sapkınlıklar

6 Ekim 2009 Salı

Cinsel sapkınlık teriminden genellikle, «normal cinsel ilişkiden sapma» anlaşılır; normal cinsel ilişki de, «karşı cinsten bir kişiyle orgazma ermeyi amaçlayan ilişki» diye tanımlanır.

Fetişzm

Bu cinsel sapmanın özelliği, yalnızca erkeklerde raslanmasıdır; günümüze kadar hiç bir kadın da fetişizm görülmemiştir.

Fetişizmin konuları

Fetişistin ilgisi, bedenin bir bölümünde (göğüsler, kalçalar, kabaetler, gözler, saçlar…), bir giyecek ya da bir iç çamaşırda (gömlekler, sutyen, çoraplar…), bir cisimde (şemsiye, mücevher…), bir fiziksel özellikte (zenci kadınlar, kızıl saçlar, v.b…), bir sakatlıkta (aksak ayak, kesilmiş bir üyenin kalan parçası) yoğunlaşabilir.

Fetişistler, gömlekler, çoraplar… arar ve biriktirirler ve bazen bunları çalarlar (kamu taşıma araçlarında kombinezon kesilmesi, saç örgülerini kesenler).

Cismin seçimi, ince, bilinçsiz, içten gelen bir mantığa göre olur ve bu cisim olmadan, fetişistin orgazma ulaşması olanaksızdır. Cinsel eş yokluğunda, fetişin varlığı ve onu seyretme, cinsel zevki uyarmaya yeterlidir.

Daha ender raslanan beden fetişizmi, genellikle farkedilmeden geçer; iktidarsızlık tam değildir; ama, kişiyi cinsel haz duyabilmesi için gerekli belli bir kadın tipini aramak zorunda bırakır.

Mayolun bu üç güzel feızı gibi bir heykel topluluğu, bir resim, hattâ cinsel organlarla ilgili herhangi bir nesne, bir cinsel sapığı uyarmaya yeterli olabilir.

Fetişistin ruhsal durumu

Ruhsal açıdan fetişist, kadında kamış bulunmamasını kabul edemeyen bir kişidir ve her fetiş, kendisine bu düşüncesini yalanlama olanağı veren, bu organın temsilcisidir. Fetişistler istekleri ve cinsel açlıkları bulunmasına karşın, gerçekten kamışı olan bir eşe (yani bir erkeğe) başvuramazlar; bu yokluğa katlanmak için fetişin sahtesi kaçınılmazdır.

Normalde, her aşk bağlantısında belli bir fetişizm vardır. Sevgiliyi anımsatan bir eşyayı, bir mektubu, v.b. sevgi ve şefkatle herkes saklamıştır; ama bu fetiş eşyalarla, fetişistin fetişi arasında fark vardır. Birinciler «aşk ilişkisinin hizmetindedirler», ama fetişistteki gibi eşyaya karşı tapınma duygusuna ve onsuz hiç bir zevke ulaşamamaya yolaçmazlar.

Genellikle fetişistler zararsız kişilerdir, çoğunlukla bekardırlar. «Aldatıcı oyun»larını oynamalarını sağlayan genelevlerde dolaşır dururlar.

Sadizm

Bu cinsel sapkınlık biçimi adını, XVIII. yüzyılda, orgazma ulaşabilmek için cinsel eşine fiziksel ve ruhsal acılar çektirmeye dayanan bu zevk biçimini ilk kez tanımlayan ünlü Marquis de Sade’dan alır.

Sadist, işkence yapar ve uyandırdığı acılardan zevk duyar; kurbanlarının çığlıkları keyfini artırır ve ona yoğun bir cinsel haz verir. Sadizm bazen, cinayete kadar varabilir.

Sadist katil

Kendine az ya da çok boyun eğen kurbanlarına işkence etmekle yetinmeyip, onları ya cinsel ilişki sırasında ya da orgazmdan hemen sonra öldürür. Sonradan hiç anımsamadığı bir biçimde, kendini bilmeden kurbanını boğar, gırtlağını keser ya da karnını deşer. Davranışının nedenlerini açıklaması güç, hattâ olanaksızdır. Bilinçaltının en gizli yerinde «hayvan uyumakta» ve kimse, hattâ kendi bile ne zaman uyanacağını bilmemektedir. Muhakkak doyurulması gereken, karşı konamayan, durdurulamayan bir gereksinimle itilir. Olaydan hemen sonra bellek yitimi yerleşir ve sadist katil yaptığını unutarak, günlük uğraşılarına döner. Durup dururken, görünürde hiç bir neden yokken, hiç iz bırakmadan öldüren böyle bir katili ortaya çıkarmak çok güçtür.

Bu arada bazı sadistlerin sapkın isteklerini doyurmak için bu işe gönülsüz kimselere saldırmalarına karşılık, çoğunlukla seçtikleri eşin de bir tür başka sapkın, yani mazoşist olduğu gözlenir. Gerçekten, sadizm ile mazoşizmi tam olarak ayırmak çok güçtür.

Düzensizlikleri, eğrilikleri ya da meme başı anormalliklerini araştırmak amacıyla yapılan gözle muayene, 4 evrede gerçekleşir. Solda yukarda, kollar aşağıdayken karşıdan bakış, ortada, kollar havadayken yandan bakış: aşağıda, beden öne eğikken karşıdan bakış; yukarda, meme başı.

ilerlemiş olduğu için, teşhis genellikle kolaydı: Ur göğsün biçimini bozar, meme başını yukarı doğru çeker, yaygın olarak deriye yapışır, bazen de yara açılırdı; lenf düğümlerindeki büyümeler, meme urunun kanser niteliğinde olduğunu kanıtlardı. Günümüzde çok sayıda hasta, göğüslerindeki şişlik, klinik özellikleri belirgin olmayan bir «yuvarlak» nedeniyle doktora başvurmaktadır. Ayrıca, günden güne yaygınlaşan uygulamalarla memelerin sistemli incelenmesi (özellikle, «doğum kontrol hapı» yazılan hastalarda), urların klinik öncesi dönemde ortaya çıkarılmasını kolaylaştırmaktadır; erken teşhisi kolaylaştıran bu etmenlere, kadınlara memelerini kendilerinin «muayene» etmesinin öğretilmesi de eklenmelidir.

Klinik belirtiler

Örnek olarak, en sık görülen biçim olan düğümcüklü uru anlatacağız.

Genellikle, hasta hekime ağrısız, küçük bir «yumru» nedeniyle başvurur; bu ur, acı vermekten çok, onu kuşkulandırmaktadır.

Hastanın sorgusunda şunlar araştırılır :

— yaşı;

— çocuk sayısı, kısır olup olmadığı, ileri yaşta gebe kalıp kalmadığı;

— emzirme sayısı, olası ihtilatlar (özellikle apseler);

— âdetlerin özelliği ya da yaşdönümüne girme tarihi;

— urun ortaya çıkış tarihi;

— urun büyüme biçimi : Hızlı büyüme, yalnızca kuşkulandırıcı bir belirti olmayıp, aynı zamanda büyük bir gelişme yeteneğini de kanıtlar;

— daha önceden östrojen, östrojen progesteron ya da androjenle harman tedavisi görüp görmediği, doğum kontrol hapı kullanıp kullanmadığı.

Klinik muayene

Klinik muayene, hastaların yüzde 99,5′unda teşhisi sağlar. Bu hastaların yüzde 92’sinde, gözle muayenede deriye anormal yapışıklıklar bulunduğundan, teşhis kesindir. Klinik muayenede kesin sonuç elde edilemezse (hastaların yüzde 5′inden azında) , tamamlayıcı muayeneler teşhisi sağlar.

Hasta, gövdesi çıplak olarak, art arda aşağıdaki çeşitli duruşlarda muayene edilmelidir:

— oturur durumda, kollar sarkık, kaslar gevşemiş halde;

— oturur durumda, kollar kalkık, öne doğru iyice eğilmiş halde;

— sırtüstü yatar durumda, kollar beden boyunca uzatılmış ya da kaldırılmış halde.

Gözle muayene

Deriye yap aklıklar görülebilir olduğundan ve fotoğrafı çekilebileceğinden, kötücüllük belirtilerinin araştırılması, özellikle gözle muayeneye dayanır.

Başlangıç halindeki yüzeysel bir ur, önemlice bir çıkıntı oluşturur ve yandan gelen ışıkta, memenin bu bölgesinin düzgün bir tepeden değil de, girintili:çıkmtıh bir yüzeyden oluştuğu farkedilir. Urun, meme bezinin komşu bölümleriyle arasındaki yapışıklıklar, biçim bozukluklarına yolaçabilir : Meme başı, ur tarafına doğru çekilir ve göğüs, karşı taraftakine göre, hafifçe yukarı kalkar. Memedeki bu eğrilme ve yukarı kalkma, son derece niteleyici belirtilerdir ve çoğunlukla, erken dönemde ortaya çıkarlar.

Ur daha çok geliştiğinde, gözle muayenede, meme başında düzelmeyen bir çekilme, deriye önemli ölçüde yapışıklık, urun önünde ya da çevresinde ödem (buna, «portakal kabuğu görünümü» denir ve ciddi bir yayılmanın belirtisidir) görülür. Deriye yayılma, hem urun gelişebilme yeteneğine, hem de dokuların komşuluğuna bağlıdır. Ayrıca, bazen urun çevresinde kanserin yaygınlığının kanıtı olan belirgin deri yumruları gözlenir; bu tür urların geleceği, her zaman ciddidir.

Elle muayene

Gözle muayenenin tersine, elle muayenede elde edilen bulguların hiç biri tartışmasızca kabul edilebilecek kadar güvenilir değildir.

Mazoşizm

Mazoşizm, adını edebiyatçı Leopold de Sacher Masoch’tan alır; sözkonusu yazarın kitaplarındaki kahramanlar, sevdikleri kadın tarafından dövülmekten büyük zevk alıyorlardı.

Mazoşist, ancak dövülür ya da aşağılanırsa orgazma erer. Zevk alması için kurban olması gerekir. Birbirlerini tamamlayıcı oldukları için, sadizmi mazoşizmden ayırmak güçtür. Ayrıca her ikisinin birarada olduğu sapkınlara da raslanır. Durum, ikili ilişkinin bir egemen olma boyun eğme ilişkisi olduğu eski ruhsal yapıyı anımsatır.

Bu durum, daha hafif derecelerde normal yaşamda da vardır. Çiftin ilişkisi, erkeğin egemen, kadının boyun eğen kişi olmaya eğilim gösterdiği bir ilişkidir; ama bazen rollerin tersine döndüğü de olur. Edebiyat, eli kamçılı, erkeğimsi kadınların kölesi olan erkek örnekleriyle doludur. Bu düşsel tip, siyah eldivenli ve çizmeli, ayaklarına kapanan aşık erkeği kamçısıyla kırbaçlayan bir kadındır. Aslında her kişinin içinde zaman zaman kıpırdanan bir sadist ve bir mazoşist yan vardır.

Çocukculuk

Çocukculuk ya da küçük çocuklara cinsel ilgi duyma, çoğunlukla erkeklerde raslanan bir sapkınlıktır; bu tür kişiler genellikle, cinayetle sonlanabileceği için bu tehlikeli eğilimine karşı bütün gücüyle savaşan zararlılardır.

Bu tür kişileri apansızın acımasızca cinayete sürükleyen, uzun yıllar boyunca süren bu savaşımın verdiği katlanılmaz acıdır.

Teşhircilik

Teşhirci genellikle bir erkektir; kadın ve çocukların önünde, cinsel doyuma ulaşmak amacıyla soyunur ya da cinsel bölgelerini açar.

Teşhirciler genellikle, park ve bahçelerde, bazen de okulların çıkışında bu davranışlarını sürdürür.

Teşhirci soyunmaktan zevk alır ve böylece cinsel doyuma ulaşabilir.

Floransa’lı ressam Botticelli’nin en saf ve kusursuz biçimiyle canlandırdığı kadın güzelliği, teşhircilikte saldırgan bir biçim alabilir.

Urun elle muayenesi

Urun muayenesi, el ayasıyla ve parmak uçlarıyla, fazla bastırmadan yapılmalıdır. Bu muayene, tahta sertliğinde, düzensiz, yamru yumru, bazen göğüs içine uzantılar gönderiyor gibi görünen küçük bir kütlenin bulunmasını sağlar. Sınırları iyi belirli değildir ve ağrısızdır. Başlangıçta deriye, kasa ya da göğüs çeperine yapışıklık bulunmaz. Muayene, öteki göğsün incelenmesiyle bitirilir.

Lenf düğümlerinin muayenesi

Bölgesel lenf düğümlerinin muayenesi, sistemli ve iki yanlı olarak yapılmalıdır. Lenf düğümü büyümeleri, ancak ileri dönemlerde ortaya çıkar, sert, serbest, düz, ağrısız bir lenf düğümünün, ele gelmesi, hastalıktan kuşkulandırmalıdır.

Yayılmaların araştırılması

Az gelişmiş meme kanserlerinde bile, yayılmaların (metastazlar) araştırılmasıyla muayene tamamlanır. Kanser başka yerlere yayılma yapmışsa, zayıflama, ağrılar (sırtta, belde, bacaklarda) ve soluma güçlüğü vardır.

Memenin elle muayenesi, avuç içiyle iyice bastırılarak yapılır. 4 evrede gerçekleştirilir. Yukarda solda, memelerin sistemli muayenesi; sağda, koltukaltı uzantısının muayenesi. Aşağıda solda, deriye yapışıklık olup olmadığının araştırılması, sağda, meme başından akıntı olup olmadığının araştırılması.

Tamamlayıcı muayeneler Meme filmi

Meme filmi, tipik durumlarda dolaylı (derinin kalınlaşması, ur çevresinde ödem halkası) ve dolaysız belirtiler ortaya koyar. Bu belirtilerin başlıcaları şunlardır:

Nedenler

Olaya tanık olan kişinin göstereceği şaşkınlık, teşhircilikte çok önemli rol oynar. Bakışın rolü temel öğedir. Seçilen kişi genellikle genç, saf, utangaç, bakiredir, bakışı da öyledir. Teşhirci, olayın etkisine göre davranışını ayarlayabilir (sözgelimi yakalanma tehlikesi varsa); yani karşı konamayan, denetim altına alınamayan bir itilme sözkonusu değildir.

İnsanların çoğunda, cinsel ilişki sırasında çıplak görünmek isteği vardır; ama teşhirci, cinsel ilişkinin başlıca erotik ilgisini, yalnızca organlarını gösterme ve bundan zevk alma biçiminde saptar. Bu, cinselliğin bir biçimi olmaktan çok, cinselliğin reddidir, kendi kendine doyumdur, aynı zamanda da tecavüzdür. Gerçekten bu terbiyesizce teşhir, çekmekten çok iter, görüşe tecavüz eder; bu nedenle de sapık kişi daha kolay şaşıracak kişilere yönelir: Genç kızlar ya da genç erkekler; ev kadınları ve anneler; v.b…

Teşhir edilen organ genellikle kamış olduğu için, teşhircilik özellikle erkeklerde görülür; ama göğüslerini, cinsellik organını ya da kabaetlerini gösteren kadın teşhirciler de vardır.

Nemfonami

Halk arasında genellikle «isteriklik» diye bilinen nemfomani, buraya kadar incelediğimiz sapkınlıkların çerçevesine girmez. Cinselliğin abartma biçiminde bozulmasıdır. Nenıfoman kadında doyurulamayan, orgazmı olanaksız kılan bir cinsel açlık vardır. Oysa, çelişkili görünür ama, nemfoman kadın aslında soğuktur. Bununla birlikte, gereksinimi bir gerçektir ve yatıştırıcı doyumu arayışında umutsuz bir şeyler vardır; isteklerine karşı savaşı öylesine yoğundur ki, duyduğu sıkıntının büyüklüğünden ötürü genellikle ruhsal çöküntüye girer. Nemfomani, bir hastalık olmaktan çok, kişinin ruhsal düzensizliğinin bir belirtisidir; ama ruh hekiminin pek az yardımı dokunabilir; çünkü düzensizliğin belirtisi olan cinsel isteğe karşı çıkma, nemfomani daha da büyük bir sıkıntıya sokabilir.

Nemfoman kadın, çelişkili görünse de aslında soğuk bir kadındır. Cinsel isteği tükenmezmişcesine erkekten erkeğe koşusu, aslında bir türlü ulaşamadığı orgazmın peşinde koşmaktır.

Sonuç

Cinsel sapkınlık terimi, gerek eşcinselde olduğu gibi cinselliğin nesnesinde, gerekse fetişistte, teşhircide olduğu gibi, cinselliğin amacında bir sapmayı belirtir.

Sapık, gelişme yapısı bakımından nevrozludan farklıdır. Nevrozlunun tersine, halinden yakınmaz ve hekim yardımına çok ender, gerçek tedavi dileğiyle değil de bir ceza kovuşturmasından kurtulmak için başvurur. Bu nedenle, sapık bir kişinin tedavisi çok güçtür; çünkü tehlike geçer geçmez, tedavi isteği de yiter.

Cinsel sapkınlıkta, yapısal bozukluklar yoktur; ama çocuklukta duyusal ve ruhsal gelişme sırasında «yoldan çıkmalar» sözkonusudur. Sapık kişi kadının kamışı olmaması gerçeği karşısında geçirdiği şaşkınlığı aşamamıştır. Deli olmadığına göre, gerçeğin varlığını inkar edemez; ama duyduğu sıkıntı karşısında, erişkin olunca cinsel ilgisini saptırabilir: Bir benzeri üstüne (homoseksüellik); ka dınla arasına bir eşya sokarak (fetişizm); cinsel ilgisini, normal cinselliğinin bir bölümüne taşıyarak (teşhircilik, v.b…).

Doyduğu halde hâlâ zevk için annesinin memesinden süt emen çocuk gibi, her insan, biyolojik bir gereksinimi (açlık, susuzluk, v.b.) doyurmak için değil de, zevkin kendisini ararken bir sapıktır. Bizi gerçek sapıktan ayıran, dış gerçekler ve toplumdan dengeli yaşayabilme zorunluğu karşısında, içimizden gelen bir sesle gerektiği biçimde yönetilip, bu isteğimizi, yasak sayıldığı zaman, arkadan gelecek suçluluktan kaçınmak için geriletebilmemizdir.

Ama bunu başarabilmemiz için kişiliğimizin ruhsal gelişiminin dengeli olması gerekir.

Nevrozlunun tersine, sapık, suçluluktan ve sıkıntıdan kurtulmuştur; bu da isteklerini, ikincil darbeler olmaksızın doyurmasına yolaçar.

— sınırları az ya da çok belirsiz, düzensiz, dikensi çıkıntıları olan, değişken, ama her zaman elle muayenede algılanandan daha düşük boyutlarda, yıldız biçimi bir saydamsızlık;

— yerleri iyice belirgin, pek çok sayıda, görülebilirlik sınırında, ur içi doku ölümü odaklarına uyan küçük kireçlenme noktalan.

Lenf düğümleri bölgelerinin incelenmesi, kesin bir teknik gerektirir; muayenenin en önemli bölümüdür. Yukarda, koltukaltı çukurunun, aşağıda köprücüküstü çukurunun muayene edilerek lenf düğümü büyümeleri araştırılması. Bu büyümeler, ya bir enfeksiyonun ya da bir ur yayüımının belirtisidir.

Ama, her zaman niteleyici, tam bir kanser görünümüyle karşılaşılacağı sanılmamalıdır; en belirgin özellik, çok hafif ve yerel bile olsa, kenarlardaki düzensizliktir.

Hücre incelemesi

Ur yakınlarında, deriye yapışıklık belirtileri bulunmadığı zaman uygulanabilir. Meme başı akıntısında ya da iğneyle alman doku içinde, kanser hücreleri aranır.

Meme sıcaklığının incelenmesi

Yaygın olarak kullanılmayan bu yeni yöntemde, memedeki ısı değişikliklerinin kaydedilmesi (kanser dokusunun sıcaklığı, çevresindeki normal meme dokusundan fazladır) yoluyla teşhis kolaylaşabilir.

Girişim sırasında doku incelemesi

Genel uyuşturum altında, ur genişçe çıkarılarak, cerrah tarafından dokubilim uzmanına teslim edilir. O da parçayı hemen inceleyerek, kanser teşhisini doğrulayan ve tipini belirleyen sonuçları verir; elde edilen veriler gözönünde tutularak, girişim sürdürülür.

Evrim

Hastalığın evrimi, son derece değişkendir, gelişme nöbetleriyle kesilmiştir. Bazı kanserler, yerel, bölgesel bir gelişme gösterir : Ur büyür, giderek daha yaygın olarak komşu dokulara ve alttaki tabakalara yapışır, sonra deriye yayılarak yaralaşabilir. Bazı kanserlerde, akciğerler, kemikler, karaciğer, beyin, yumurtalıklar düzeyinde uzak yayılmalarla evrim gösterirler.

Biçimler

İlerleyici biçimler

Beyin yapısı görünümlü kanser

Beyaz ya da pembe renkli, yumuşak kıvamlı, büyük bir ur sözkonusudur; deriye yayılarak hızla yaralaşır ve beyin dokusu görünümünde artıklar açığa çıkarır; genç kadınlarda ortaya çıkar ve geleceği kötüdür.

İvegen iltihaplı kanser

Bu hastalık, emzirmekte olan kadınlarda görülür. Bütün memeyi etkileyecek iltihap belirtileri verir, hızla ilerler ve genel durumu ciddi biçimde bozar.

Paget hastalığı

Çok ender raslanan bu hastalığın, 2 biçimi vardır : Meme başında, yalın bir yarayla gelişen yüzeysel biçim; meme başı ardında, gerçek bir ur olarak ele gelen derin biçim.

Yerleşimlerine göre biçimler

İki taraflı ya da çift kanserlere raslanır.

Kanserler, normal yerinin dışındaki bir meme bezinde, koltukaltı uzantısı üstünde ya da meme altı oluğunda gelişebilirler.

İç ya da alt kadran kanserleri de gözlenir.

Başlangıçlarına göre biçimler

Kanser, bir lenf düğümü büyümesi, bir yayılma, ivegen bir nöbetle kendini gösterebilir.

Süt akıtıcı kanalların içinde yerleşen biçim, başlangıçta meme başından kanlı bir> akıntıyla kendini belli eder; süt kanallarının filminin çekilmesi (galaktografi), hasta lobun yerini belirtir ve bazen, urun yerleştiği süt kanalını gösterir. Bu ur çıkarılarak, niteliği konusunda kesin sonucu belirtecek olan dokubilim uzmanına verilir.

Klinik açıdan kuşkulu, derin bir epitel uruyla ilgili, yıldız biçiminde tipik görünüm veren meme filmi. Memenin deri örtüsü ve meme başı çevresinde ur yayılımı yoktur.

Yerleştikleri kişiye göre biçimler

Genç kadınlarda evrim hızlıdır; süreğen kistli meme hastalığı (mastoz), kanserin ortaya çıkışını kolaylaştırabilir.

Gebelik, kanserin evrimini kamçılar; ama, gebeliğin sona erdirilmesiyle, kanserin geleceğinde önemli bir düzelme görülmez.

Erkeklerde meme kanserine çok ender raslanır; ama, hızla göğüs çeperine yayılır. Meme filmi de her zaman çekilemediğinden, teşhis başlangıçta güçtür.

Hücre yapısına göre biçimler

Urlar, meme bezini büzen kanserlerdir. Başlıcaları şunlardır:

— yaşlı kadınlarda görülen, yavaş gelişen, körelmeli, büyük bir bölümü yağ dokusundan yapılmış olan sert kanser (skirö kanser);

— kalın ve sert tek bir tabaka halinde, memeyi göğüs çeperine bastıran ve çoğunlukla, meme bölgesi dışına taşan «zırh biçiminde» sert kanser (evrimi hızlıdır);

— sert düğümler biçiminde, deri tabakası içinde, asıl urdan uzakta yayılmış düğümlü sert kanser.

Meme sarkomuna ender raslanır; ama, çok tehlikelidir. Hızlı evrimiyle ve erken dönemde, uzak organ yayılmalarıyla nitelenir.

Meme kanserlerinin yüzde 9O’ı, süt kanallarından çıkar, çok az bir bölümü (yüzde 9) de bezlerden kaynaklanır. Mikrop incelemesinde tipi adenokarsinomdur.

Ayırıcı Teşhis

Deriye yapışmış ya da deriye yayılarak yaralaşmış büyük kanserlerin teşhisinde hiç bir güçlük çekilmez. Bu biçimleri, genç kızlarda görülen fibroadenomla ya da yalın bir meme kistiyle karıştırmak olanaksızdır.

Yaşdönümüne girmiş bir kadında, meme dokusundaki bir şişlik, her zaman kuşku uyandırmalıdır. 40 yaşını aşmış, ama henüz yaşdönümüne girmemiş bir kadında, âdet kanamalarından sonra yitmeyen bir meme dokusu şişliği de kuşkulandırıcı bir durumdur. Çoğunlukla, bozunun tümünün inceleneceği araştırıcı bir cerrahi girişime başvurmak gerekir.

Kadınlar memelerini kendileri kolayca muayene edebilirler. İlk önce, yoklanan memenin karşıt tarafındaki elle sistemli inceleme; sonra, lenf düğümü bölgelerinin muayenesi; son olarak, ayakta ayna karşısında, meme başından akıntı olup olmadığının incelenmesi.

Teşhiste, en çok yanlışa yolaçan bozunlar şunlardır :

— kistli meme hastalığı;

— çoğunlukla, daha derin bir kanseri gizleyen yağ urları;

— genellikle, bir travma sonucunda ortaya çıkan, hücre ve yağ dokusu ölümüne bağlı şişlikler;

— göğsün bütün kütlesiyle yukarı kalktığı, göğüs çeperi soğuk apsesi;

— enfeksiyon kökenli lenf yolları iltihabı ve meme apsesi (çünkü çoğunlukla, antibiyotik tedavisinden sonra, bu iltihaplar, yavaş bir evrim gösterir ve kansere benzerler);

— kansere bağlı olmayan meme başı akıntıları;

— meme veremi, aktinomikoz ve frengi.

Tedavi

Teşhis, ne kadar erken konursa, organdan o kadar az bir bölüm çıkarılacaktır :

— kanser teşhisi kesinse, genellikle, ameliyat öncesi bir ışınlama, geniş ya da geniş olmayan bir cerrahi girişim ve ameliyat sonrası bir ışınlama (kısırlaştırmayla birlikte ya da değil) uygulanır;

— kanser teşhisi kesin değilse, bazı hekimler, girişim sırasında doku incelemesinden sonra, az ya da geniş bir cerrahi girişim ve ameliyat sonrasında kobalt tedavisi uygularlar, bazı hekimlerse, bunlara ancak, ur lenf düğümlerine yayılmışsa başvururlar.

Yaşdönümüne girmemiş kadınlarda, çoğunlukla, cerrahi kısırlaştırma da uygulanır.

Kanser Taraması

Meme kanseri, sık raslanan ve tehlikeli bir hastalık olmakla birlikte, erken teşhis, evrimini düzeltebilir; küçük çaptaki urlarda (2 sm’nin altında), hastaların yüzde 9O’ı iyileşebilir. O halde, meme kanserinden ölüm oranını kökünden değiştirebilmek için, urları bu klinik öncesi dönemde (l. evre) ortaya çıkarmak gerekir. Özel merkezler, genellikle çok yüklüdür ve teknik nedenlerden ötürü, hiç yakınması olmayan bütün bir topluluğu düzenli olarak incelemek olanaksızdır. Bu durumda, kanser araştırmasında başlıca sorumlu, 35 yaşm üstündeki kadınların memelerini, yılda en az 1 kez sistemli olarak inceleme olanağı bulunan pratisyen hekimdir. Bu muayenenin gerekli olduğu konusunda, kadınlar eğitilmelidir. Her ne kadar, her yıl meme kanserinden tedavi gören kadınların yüzde 9O’ı, bu uru kendileri bulmuşsa da, hastaların yarısı, bu buluşlarından ancak yıllar sonra doktora gitmeye karar vermişlerdir. Kadınları, kendi kendilerini muayene etmeye ve bir anormallik saptadıklarında, doktora başvurmaya inandırmak gerekir. Bu kendi kendini muayene yöntemi, lenf düğümlerine yayılmadan önceki dönemde, meme kanserlerini teşhis ve tedavi etmeyi amaçlayan bir

grup işlemin, yalnızca bir bölümünü oluşturur. Bu yüzden her hekim, meme kanserine yakalanmış kadınlara etkin ve erken tedavi uygulamak amacıyla, bu tür bir tarama ve bilgi verme girişiminde bulunmalıdır.

Comments

No response to “Cinsel Sapkınlıklar”
Post a Comment | Kayıt Yorumları (Atom)

Yorum Gönder

 
cinsel bilgiler sağlık bilgileri seks dersleri. Citrus Pink Blogger Theme Design By LawnyDesignz Powered by Blogger